Başlığı sen bul

Dünyaya, ülkeye, son zamanlarda yaşanilan hayata, insanliğa ve müslümanlığa baktığim vakit, gördüğüm tabloyu tarif edecek ne bir kavram bulabiliyorum, ne bir isim, nede bir üst başlık. Bedenim, bir ömür boyunca, aynı yerde duruyor olsa da, ruhum, sokak sokak, şehir şehir ve hatta ülke ülke geziyor hayali olsa bile…

Ne yalan, seviyorum hayallerde olsa da, adım adım yürümeyi. Seviyorum bir sağa, bir sola selam vererek, bir özgürlük türküsü tutturmayı. Seviyorum, sevdiğimin gönlüne, çılgin bir şiir yazmayi. Ve seviyorum, tarihi bu zamanda nefes alıp, tarihi olan bu zamana, nacizhane bir kaç cümle bırakmayi.

Şuan, adım adım türkiye’yi geziyorum. Şuan, bu ülkede nefes alan her insanin, aklına ve yüreğine girip, ne isteyip, ne dediğini, neden mutlu, neden mutsuz olduğunu anlamaya çalışıyorum. Gözlemlerime göre, günümüzün insanlarının, bir araf hali, birçok anlamsiz eylem ve davranışları var.

Bu saçma halin yanı sıra, bugünün insanları, sosyal medyada deli gibi mutlu iken, gerçek hayatta, öfkeli, isyankar, her şeyden şikayet eden ve şükürsüz varlıklara dönüşüyor. Peki ama, hangisi doğru? Sosyal medyada gezen mutlu fotoğrraflar mı gerçek, yoksa, hayatı yaşar iken, kurduğumuz isyan, nefret ve sitem dolu cümleler mi? Ama asıl soru şu; biz, müslüman bir ülkede, bir müslüman olarak nefes alıyor iken, ne şekilde, ne zaman ve neden, bir ekrana bakan, içi boş insanlar haline geldik?

Bu gidişin, bir değil, bin tane sebebi var elbet. Ancak bana göre, en güçlü sebeplerden bir tanesi, ruhu kaybettik biz. Kimse kusura bakmasin. Maddi olarak, kötü durumda olan insanlarimiz, tabiki bugün de mevcut. Bunu hiç kimse inkar edemez, bunu inkar eden insanin aklı, akıl ile iza edilemez. Ancak bunu kabul ederken, şunu da kabul edelim; ekonomik sıkıntısı çeken insanlar, her zaman vardı, her zaman da olacak. Lakin biz, şükürü unuttuk son zamanlarda. Sabiri, hayati akışina bırakip, azıcik beklemeyi unuttuk biz.

Bugüne, bugünkü çocukluğa, bugünkü gençliğe, bugünkü kadınlığa, erkekliğe, bugünkü insanlik ve müslümanlığa baktiğim vakit, gerçekten de anlamlı bir kavram, üstünde yazı yazmaya kalktığım vakit ise, ilgi uyandıracak bir başlık bulamıyorum. Ama çok bozulduğumuzu ve acil bir şekilde düzeltmek gerektiğini görüyorum. Türkiye ile övündüğümüzün zerresi kadar, Türkiyeli olamadiğimizı seziyorum ve sözümüz İslam olsa da, özümüzün İslamdan uzak olduğunu biliyorum.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Ömer Alikılıç - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Sakarya Yenihaber Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sakarya Yenihaber Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sakarya Yenihaber Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sakarya Yenihaber Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.

02

Nursel Pekdemir - Tefekkurune hayran olduğum Ömercigim,Rabbim Seninle gonullerimizi tekrar diri tutturuyor.Özümüzü ve sözümüzü bir eylesin inşAllah

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 12 Kasım 09:14
01

Mahmut okuyan - Beterin beteri var deyip kanaate sarılmak

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 12 Kasım 09:14


Anket Sizce Sakarya'daki en başarılı belediye hangisi?
Tüm anketler