Bu satırların bir kısmını, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 94’cü yılı kutlamaları münasebeti nedeniyle Çark Caddesinde düzenlenen, Cumhuriyet Bayramı yürüyüşü sırasında yazıyorum.
Çark Caddesinde tertiplenen yürüyüşte; hoparlörden 10'yıl Marşı, Ölürüm yolunda Türkiye ve Ankara’nın Bağları gibi marş ve türkülerin eşliğinde, oldukça kalabalık bir toplulukla birlikte yürüyoruz.
Yürüyüş esnasında, farklı illerimizin halk oyunlarını sahneleyen topluluklara da zaman zaman şahit oluyorduk.
Ortaya konan oyunları oynayan topluluklara “Bu Bayram Nevruz Bayramı’mı” diyerek oyunun yöresine mırıldanarak tepki gösteren bazı kişi ve küçükte olsa gruplara maalesef şahit oluyordum.
O an, elinden tutarak ilk bayram kutlamasına getirdiğim kardeşimin çocuğu olan yeğenim Onat, elimden kurtulmaya çalışarak daha çok Türk bayrağı temin etmek isteğiyle hareket ediyordu.
Aslında çocukların, bayram kutlamalarını hayatları boyunca unutamayacakları anlar olduğu biliniyor. Ancak ben yeğenimle birlikte, yeğenimin ilk kez gece katıldığı Cumhuriyet Bayramı yürüyüşü esnasında, geleceğimiz olan çocuklarımızı etkileyecek farklı konular üzerine, şahit olduklarım ve gördüklerim ışığında düşünmeye başlamıştım.
Çünkü yaşananlar biraz olsun beni, geleceğimiz olan çocuklarımız adına ürkütüyordu.
Mesela yürüyüşün başında Diyarbakır yöresinden olduğunu tahmin ettiğim bir oyunu ortaya koyanlara bu bayram “Nevruz Bayramı’mı” diyerek gösterilmek istenen tepki, geleceğimiz olan çocuklarımız ve ülkemiz adına oldukça düşündürücüydü.
Dünya’da kültürel ve görsel zenginlikleri bir arada barındıran ender ülkelerden olan ülkemiz, coğrafyamızda bugün yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, barındırdığı kültürel ve içerdiği doğal zenginlikleri nedeniyle ayrıcalıklı gözle bakılan ülkelerden biri olarak biliniyor..
Böylesi bir ülkenin biz yurttaşları olarak, ülkemizin zenginliğiyle orantılı bir hayat sürmediğimize inanıyorum.
Hâlbuki Cumhuriyetimiz 94 yıl önce çıktığı pak yolda, bizlere, geleceğe güvenle bakabilmemiz için ışık olmuştu.
Ülkemiz, bir ve hür iradeleriyle emin adımlarla sonsuza dek, barış ve kardeşlik hisleriyle yürüye bilmesi, özgürlüklerin temel alındığı ve barındırdığı tüm farklılıkları “gözü ve gücü” olarak değerlendirdiği bir anlayışla mümkün gözükmektedir.
Diyarbakır yöresinden oynandığını tahmin ettiğim halk oyununa tepki göstererek nereye varabiliriz?
Geleceğimiz olan çocuklarımıza nasıl bir ülke bırakacağız?
Farklıkları, kültürel zenginliklerimizi ayrışma nedeni olarak gören ve değerlendiren anlayış bu ülkeyi nereye götürebilir?
Bu köhne ve ayrıştırıcı anlayışla mücadele etmek her yurttaşın sorumluğu olduğunun bilmeliyiz.
Ülkemizin ve Cumhuriyetimizin geleceği çocuklarımıza karşı sorumluklarımızı yerine getirmeliyiz.
Günümüz dünyasında kültürel zenginlikler ülkelerin gücü, demokrasilerin temeli olarak değerlendiriliyor. Zaten demokrasi tüm farklılıkları özümseyip bir arada yaşama iradesinin adı olduğunu biliyoruz.
Bu ada uygun davranmak, 94 yıl önce Cumhuriyeti kurarak başta kurucu liderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve yola çıkan kurucu kadrolara borcumuzdur.
Çünkü Cumhuriyeti kuran bu kadroların nihai hedefi işleyen tam demokrasiydi.
7 yaşında, sorular sorarak dünyayı ve yaşadığı toplumu anlamaya çalışan, yeğenim Onat, gibi geleceğimiz olan çocuklarımıza “bağnazlık tehdidi altında” bugünkü Türkiye’den daha iyi bir ülke bırakmalıyız.
Bu uğurda mücadele etmek tüm yetişkinlerin geleceğimiz olan çocuklarımıza bir borcudur. ..
Yorum yazarak Sakarya Yenihaber Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sakarya Yenihaber Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sakarya Yenihaber Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sakarya Yenihaber Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Sakarya Yenihaber Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sakarya Yenihaber Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sakarya Yenihaber Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sakarya Yenihaber Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.