Doğduğuna inanan herkes, öleceğine de inanmalıdır. Öyle ise fani olan dünya için bunca hırs, bunca kin, bunca mücadele neyin nesidir? Ardı arkası kesilmeyen istekler realize edilmeden, maalesef insanı kabre götürüyor.
Onun için Salihoğlu der ki;
Yollar kıvrım kıvrım bükülür gider,
Acılar, özlemler dökülür gider,
İnsan çilelerle yoğrulur her-dem;
Ölüm ötesine sökülür gider
Demek ki, geride kalacak olan sadece hayırlı amellerdir, hayırla hatırlanmadır. Onun için hayatımız boyunca dikkat edeceğimiz hususların başı, uyumlu ve düzgün bir hayatı yaşamaktır. Başkalarının hukukuna tecavüz etmeden, başkasını kıskanmadan elinden gelen gayreti göstermektir. Bir başka ifade ile başkasının sofrasına, namusuna göz dikmemektir.
Allah’ın verdiğine rıza göstermek ve aç gözlü olmamaktır. Sofrasını haram lokmalarla doldurmamaktır. Çünkü 9 günlük ömür için 10 günlük nafaka fazladır. Zira ölüm anı bilinmez. Nerede, nasıl geleceği tahmin edilemez. Onun için tamahkârlık yapmak, hasis davranmak aklın alacağı iş midir?
Şair Sa’di der ki;
Yazda yiyim, kışta giyim derdine
Sarf olunmuş, buldu ömür intiha
Yani sabah olur, akşam olur, ölüm böylece vuku bulur. Âşık Veysel’in dediği gibi; “Uzun ince bir yoldayım/Gidiyorum gündüz-gece.” Gerçekten yol ince, nerede son bulacağını Allah’tan gayrı kimse bilmez. Bundan dolayı herkes temkini elden bırakmamalıdır.
Ayrıca dünyevi istekleri frenlemek lazımdır. Mal biriktirmenin, makamlar için didinip, durmanın yorulmaktan başka faydası yoktur. Zira Yunus Emre’nin dediği gibi; “Malda yalan, mülk de yalan / Var biraz da sen oyalan.”
Necip Fazıl Kısakürek ise der ki;
Yağız atlı süvari, koştur atını koştur
Sonunda kabre çıkar bu yolun kıvrımları
Keza yine der ki;
Elindeyse zamana dur, geçme diye dayat
Bir sigara içmekten daha kısa bu hayat
Doğru olana herkes kulak vermeli, buna göre de hayatını düzenlemelidir.
Ama bizim yaptığımız, her konuda dayatmadır. Hayatımızı yormaktır. Helal-haram demeden mideyi doldurmaktır. Oysa haramdan hayır gelmez, sadece yorgunluğa vesile olur.
Abdurrahim Karakoç da der ki;
Beşikten doğruldum tabutu gördüm
Yıllar birbirini yedi, bitirdi
Ayrılık sancıdır, sevda kördüğüm,
Yollar birbirini yedi, bitirdi
Öyle değil mi? Bizi en çok zorlayan hırs ve doyumsuz iştihadır. Bizi ziyadesiyle yoran nefsi istekler değil mi? Her şeye ben sahip olayım, sadece ben övüleyim, herkes bana tabi olsun mantıksızlığı içinde çırpınıp, duruyoruz. Oysa sonunda selamız okunacak.
“Böyle geçti bir ömür, insan yine hoş görür.
Sefası da var ama cefası da öldürür.”
Hz. Ali de; “Yazık, yazık ki saatler günlere, günler aylara, aylar yıllara, yıllar da hayatımızın tükenişine doğru hızla koşuyor” buyurmaktadır. Onun için diyebiliriz ki, ömrü hayırda kullanmalıyız. Makam, mevki hırsı gözlerimizi karartmamalı, ölümü her dem hatırda tutmalıyız.
Ömrü uzun, ameli güzel olan kimselere gıpta edilmeli ve insan ömrünü ona göre düzenlemelidir. Yahya Kemal bu konuda;
Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç
Bu son fasıldır ey ömrüm, nasıl geçersen geç
diyerek son noktayı koyduğunu düşünürken, biz öyle dememeliyiz. Gayrete devam ederek, terk-i dünya etmeliyiz.
Necip Fazıl merhum;
Ey genç adam, yolumu adım adım bilirsin
Erken gel, beni evde bulamayabilirsin
ve Yusuf Cemil Ararat ise;
Geçti mazi, çekme istikbale gam,
Gün bugün, saat bu saat, dem bu dem
diyerek bizi ikaz etmektedir.
Rahman ve Rahim,
Kadir ve Muktedir,
Gaffar ve Settar olan Allah’a emanet olunuz.
“Ya Rabbi bu haftayı bize hayırlı ve bereketli kıl. Hayırlara yakın, şerlere uzak eyle.”
Selam doğru yola uyanlara olsun. (Taha/47). Cağaloğlu – 06.12.2021
Yorum yazarak Sakarya Yenihaber Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sakarya Yenihaber Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sakarya Yenihaber Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sakarya Yenihaber Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Sakarya Yenihaber Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sakarya Yenihaber Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sakarya Yenihaber Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sakarya Yenihaber Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.