"Güneş kremini günlük hayatta da kullanalım"

Özel Medar Hastanesi Sakarya Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Aslı Şenol, yaz aylarında güneşlenirken nelere dikkat etmemiz konusunda bilgilendirmelerde bulundu.

Yaz aylarının en sıcak günlerini yaşadığımız bugünlerde güneşin yararları ve zararları konusunda bilgilendirmelerde bulunan Özel Medar Hastanesi Sakarya Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Aslı Şenol, güneşin özellikle D vitamini açısından son derece önemli olduğunu kaydetti. Uzm. Dr. Şenol, “Takvimlerimizi biraz geriye alalım. Yıl 1985… Yaz tatili başlamış, çadırlar kurulmuş. Genç kızlar güneşte yanmak için sahile serilmiş, üzerine havuç yağı süren de var, kakao yağı süren de. Kimisinde de güneş yağı var ama 2 veya 4 faktör. İki hafta sonra herkes kararmış gururla dolaşıyor, beyaz kalan dikkat çekiyor, dışlanıyor. Ve yıl bu kez 2012…Yine yaz tatili. Bu sefer daha denize inmeden odada en az 50 faktör güneş kremleri sürülmüş. Çocuklar ya sabah erken denize sokulmuş ya da akşamüzeri. Şapka ve gözlük aksesuar değil, ihtiyaç olmuş. İnsan güneşten yanmamak için kaçıyor. Peki ne değişti?

İçimizi ısıtan güneşin hem dost hem düşman olduğu anlaşıldı. Güneşe ihtiyacımız var, bizim de, çocuklarımızın da çünkü kemik gelişimi için gerekli D vitamini ancak onun sayesinde üretilebiliyor.” Dedi.

GÜNEŞİN İYİ VE KÖTÜ YANLARI

D vitamini için tüm gün güneş altında yatmanın gerekmediğini kaydeden Uzm. Dr. Aslı Şenol, bunun için vücudun veya veya uzuvların az bir kısmının 15-30 dakika güneş görmesinin yeterli olacağını kaydetti. Uzm. Dr. Şenol sözlerini şöyle sürdürdü: “Ayrıca güneş doğal bir antidepresan. Güneşli havalarda mutlu olmaya daha meyilli oluyoruz. Bunlar dost tarafı. Güneş aynı zamanda deri hücrelerimizi de etkiliyor. Geçirilmiş güneş yanıkları veya uzun süreli güneş ışığına maruz kalmak deri kanserleri için davetiye çıkarıyor. Bu nedenle daha küçükken önlem almaya başlamak gerekiyor. Ayrıca Güneş, benlerin ve güneş lekelerinin oluşmasına ve artmasına yol açıyor. Özellikle hamilelikte ve sonrasında oluşan bu lekeler biz bayanların kabusu olabiliyor. Uzun vadede erken yaşlanmamıza da sebep oluyor. Bunlar da düşman yanı.”

NASIL ÖNLEMLER ALMAMIZ GEREK?

Uzm Dr. Şenol, ne güneşle ne güneşsiz yapabildiğini ifade ederek alınması gereken tedbirleri ise şöyle sıraladı: “Elbette deniz ve güneş tatili yapalım, yüzelim, eğlenelim, yazın keyfini çıkaralım ama tedbirimizi de alalım. Mesela güneş kremi seçerken en az 30 hatta 50 faktör olmasına dikkat edelim. İki veya 4 faktörlük yağlara aldanmayalım. Eğer hamileysek veya çocuklarımız küçükse onlara özel güneş kremlerinden temin edelim. Ve lütfen sürmeye üşenmeyelim, iki gün sürüp sonra vazgeçmeyelim. Hatta güneş kremini 4 saat ara ile günde 2-3 kez sürelim. Özellikle yüzde lekelerin oluşmaması için buna dikkat edelim. Aslında güneş kremini sadece yazın tatilde değil, günlük hayatımızda da kullanalım. Parka, pikniğe giderken, bisiklete binerken veya araba kullanırken güneş kremini hem kendimize hem çocuklarımıza sürelim. Sabah saat 10 ile akşam 16 arasını, güneş tam tepedeyken mümkünse gölgede geçirelim, bu saatler dışında deniz ve güneşten faydalanalım. Eğer güneşe öğlen çıkacaksak hiç olmazsa kıyafet giyelim. Şapka ve gözlük başımızdan eksik olmasın. Bir de nemlendirici bir krem olası güneş yanıkları için çantamızın bir köşesinde bulunsun.”

Yaz aylarının en sıcak günlerini yaşadığımız bugünlerde güneşin yararları ve zararları konusunda bilgilendirmelerde bulunan Özel Medar Hastanesi Sakarya Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Aslı Şenol, güneşin özellikle D vitamini açısından son derece önemli olduğunu kaydetti. Uzm. Dr. Şenol, “Takvimlerimizi biraz geriye alalım. Yıl 1985… Yaz tatili başlamış, çadırlar kurulmuş. Genç kızlar güneşte yanmak için sahile serilmiş, üzerine havuç yağı süren de var, kakao yağı süren de. Kimisinde de güneş yağı var ama 2 veya 4 faktör. İki hafta sonra herkes kararmış gururla dolaşıyor, beyaz kalan dikkat çekiyor, dışlanıyor. Ve yıl bu kez 2012…Yine yaz tatili. Bu sefer daha denize inmeden odada en az 50 faktör güneş kremleri sürülmüş. Çocuklar ya sabah erken denize sokulmuş ya da akşamüzeri. Şapka ve gözlük aksesuar değil, ihtiyaç olmuş. İnsan güneşten yanmamak için kaçıyor. Peki ne değişti?

İçimizi ısıtan güneşin hem dost hem düşman olduğu anlaşıldı. Güneşe ihtiyacımız var, bizim de, çocuklarımızın da çünkü kemik gelişimi için gerekli D vitamini ancak onun sayesinde üretilebiliyor.” Dedi.

GÜNEŞİN İYİ VE KÖTÜ YANLARI

D vitamini için tüm gün güneş altında yatmanın gerekmediğini kaydeden Uzm. Dr. Aslı Şenol, bunun için vücudun veya veya uzuvların az bir kısmının 15-30 dakika güneş görmesinin yeterli olacağını kaydetti. Uzm. Dr. Şenol sözlerini şöyle sürdürdü: “Ayrıca güneş doğal bir antidepresan. Güneşli havalarda mutlu olmaya daha meyilli oluyoruz. Bunlar dost tarafı. Güneş aynı zamanda deri hücrelerimizi de etkiliyor. Geçirilmiş güneş yanıkları veya uzun süreli güneş ışığına maruz kalmak deri kanserleri için davetiye çıkarıyor. Bu nedenle daha küçükken önlem almaya başlamak gerekiyor. Ayrıca Güneş, benlerin ve güneş lekelerinin oluşmasına ve artmasına yol açıyor. Özellikle hamilelikte ve sonrasında oluşan bu lekeler biz bayanların kabusu olabiliyor. Uzun vadede erken yaşlanmamıza da sebep oluyor. Bunlar da düşman yanı.”

NASIL ÖNLEMLER ALMAMIZ GEREK?

Uzm Dr. Şenol, ne güneşle ne güneşsiz yapabildiğini ifade ederek alınması gereken tedbirleri ise şöyle sıraladı: “Elbette deniz ve güneş tatili yapalım, yüzelim, eğlenelim, yazın keyfini çıkaralım ama tedbirimizi de alalım. Mesela güneş kremi seçerken en az 30 hatta 50 faktör olmasına dikkat edelim. İki veya 4 faktörlük yağlara aldanmayalım. Eğer hamileysek veya çocuklarımız küçükse onlara özel güneş kremlerinden temin edelim. Ve lütfen sürmeye üşenmeyelim, iki gün sürüp sonra vazgeçmeyelim. Hatta güneş kremini 4 saat ara ile günde 2-3 kez sürelim. Özellikle yüzde lekelerin oluşmaması için buna dikkat edelim. Aslında güneş kremini sadece yazın tatilde değil, günlük hayatımızda da kullanalım. Parka, pikniğe giderken, bisiklete binerken veya araba kullanırken güneş kremini hem kendimize hem çocuklarımıza sürelim. Sabah saat 10 ile akşam 16 arasını, güneş tam tepedeyken mümkünse gölgede geçirelim, bu saatler dışında deniz ve güneşten faydalanalım. Eğer güneşe öğlen çıkacaksak hiç olmazsa kıyafet giyelim. Şapka ve gözlük başımızdan eksik olmasın. Bir de nemlendirici bir krem olası güneş yanıkları için çantamızın bir köşesinde bulunsun.”

16 Tem 2020 - 16:44 - Sağlık


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Sakarya Yenihaber Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sakarya Yenihaber Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sakarya Yenihaber Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sakarya Yenihaber Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.